14 Eylül 2017 Perşembe

Belkide bir yaprak olarak gelmeliydim dünyaya
Bir ağacın bedenin de var olup,
Bir ağacın bedeninde sararıp solmalı
Sonra hafifçe düşmeliydim toprağa.

Yavaş ve salına salına.
nursence

HİÇ DÜŞÜNCE...

Meslek hayatımda geriye sayım başladı. Planım hazır. Doğal olarak hayatın bana hazırladığı plandan haberim yok tabi. Umuyorum ki, benim planlarım ve hayatın bana hazırladığı planlar örtüşüyordur. Yoksa tek kelimeyle ayvayı yedim. Bu arada ben ayvayı da çok severim : ) o yüzdendir belki de hep ayvayı yemelerim.
Bu gün uyum haftasının dördüncü günüydü. Okul bahçesi şenlik yeri, 240 öğrenci velisi ve 240 öğrenci. Şöyle bir durup bakındım. Manzara çok sıcak. Çünkü İzmir’im çok sıcak. İnsan sesleri, çocuk gürültüleri. Tepede sabah güneşi. Hepimiz terliyoruz. Çocuklar terliyor ,veliler terliyor, manzara karşısında ben iki kat terliyorum. Saçlarımın arkasından süzülen terden nefret ediyorum. Sevmiyorum sıcağı. Sonra “ sıcak çok sıcak daha da sıcak olacak “ sözlerini mırıldanırken buluyorum kendimi. Oysa sabah Leonard Cohen’in “dance me to the end of life”  şarkısı ile uyanmış, okul yoluma şarkıyı mırıldanarak düşmüştüm.
Çocukları sınıfa aldım. Annelerden bazıları çocuklarını öptüler. Sanki hiç öpmemiş gibi. O an  kendi çocukluğuma döndüm. Salisenin kaçta kaçı zamanda geçmişe ışınlandım bilmiyorum, annelerimizin bizi arkadaşlarımızın yanında hiç öpmediği düştü aklıma. Düşmeyesice düşünceler. (Bir gün ölürsem düşünmekten öleceğim). Bir arkadaşım uyarmıştı beni oysa “HİÇ DÜŞÜNCE NURSEN” diye.

Uzatmayayım düşüncelerimi. Sınıfa girdik, kıymetli velilerimizin bazıları sınıftaydı. Çıkmalarını RİCA ETTİM. Sağ olsunlar kırmadılar beni. Bu davranışın ilerde beni kırmayacakları anlamına gelmediğinin de farkındayım : ) Pencereleri açtım. Sınıfı havalandırdım. Hava çok sıcak.  Ter sırtımdan süzülüyor ve ben yine nefret ediyorum bu durumdan. Gülümseyen bir sürü çift göz. Parlak, sevimli, temiz, dürüst… çifter çifter onlarca göz. Üç deste artı bir çift göz : ) Terimi ve terlediğimi unutuyorum. Sıcağı unutuyorum. Öğrencilerimin yaptığı çalışmaları panoya asmaya çalışıyorum. Boyum yetmiyor. Boyum uzun olmasına rağmen parmak uçlarımda yükseliyorum. Üç deste artı bir etkinliği asıyorum. Sinirleniyorum ; neden 1.80 boyum yok? diye. Düşünceler başlıyor yine.  Düşüncelerimi susturamıyorum. Ve bir gün yüksek sesle düşünmekten korkuyorum. “HİÇ DÜŞÜNCE NURSEN” diye tekrarlıyorum…
Nursence
Resim yazısı ekle